Darül Hadis Cami

Darül Hadis Cami

Darül Hadis CamiiEdirne'nin Dilaver Bey Mahallesi, Dar-ül Hadis Caddesi No: 51 nolu adresindedir. Camii, Tunca nehri kıyısında Edirne Kalesi’nin Manyas Kapısı civarında olup H:838-M:1434-1435 yılında Sultan II. Murad tarafından yaptırılmıştır. 

Cami, medrese, iki adet türbe ve şadırvandan meydana gelen küçük bir külliyedir. Günümüze iki türbe, şadırvan ile cami günümüze ulaşabilmiştir. 1903 yılındaki bir yangında büyük zarar gören Dârülhadis Medresesi’nin 1914 yılına kadar faaliyet gösterdiği tespit edilmiştir. Bugüne ulaşmayan Darülhadis Medresesi, caminin dış kapısından bahçeye girildiğinde sağ ve sol tarafta olduğunu Dr.Rifat Osman yazmaktadır.[1]

Bir kubbe ve bir minareli olan bu camii, aslında hadis (Peygamberimizin sözleri) öğrenimi için medrese olarak yaptırılmış olup sonradan camiye çevrilmiştir. Peygamberimizin, Sultan Murad'ın rüyasına girip bu cami yerini belirterek hududunu gösterdiği ve Dar-ül Hadis olarak yapılmasını emrettiği, Abdurrahman Hibri, Enis-ül Müsamirin adlı eserinde yazmaktadır. Ancak Dr.Rifat Osman, “… cümle kapısı üzerindeki kazılmış tarih bu fikri çürütür. Kazılmış tarih şöyle yazmaktadır. “ Bu büyük sultan, yüce padişahlar padişahı, yücelerden desteklenen, düşman krallara muzaffer; adalet ve ihsanın gözeticisi, güven kanatlarını en kemal iman üzere yayan, sultan oğlu sultan, fethin babası, Saltanat sancakları daim olsun. Devleti devamlı yaşasın. Beyazid Han oğlu Mehmed Han oğlu Murad Han’ın cami-i şerifidir. Sekiz yüz otuz sekiz yılının Şaban ayının yirmi üçünde yazıldı. Sene H:838-M:1434”[2]

Sultan II. Murad'ın H:853-M:1449 tarihinde vefat eden Şehzadesi Çelebi Hüseyin, H:855-M:1451 de vefat eden öbür Şehzadesi Orhan II. Mustafa'nın H.110-M:1698 tarihinde vefat etmiş olan biri Rukiye, öbürü Hatice adında iki kızı ile H:1115-M:1703 de vefat etmiş olan Sultan Ahmet adında bir Şehzadesi ve III. Ahmed'in H:1125-M:1713 tarihinde vefat etmiş olan Sultan Mehmet ve H:1127-M:1715 tarihinde vefat etmiş olan Selim adlı iki Şehzadesi ile aynı tarihte vefat eden Zeynep Sultan adlı kızı mihrap yönünde duvarlı kubbe içinde gömülüdür.

II. Murad'ın Hafsa hatun adındaki bir kızı ile II. Mustafa'nın H:1112-M:1700 senesinde vefat etmiş olan Ümmü Gülsüm adındaki bir kızı, camiin duvarsız kubbe altında gömülüdür. Ünlü bilginlerden Fahrettin-i Acemi H:873-M:1468 yılında vefat etmiş olup bu camiin mihrabı önünde gömülüdür. Yine Karaman oğlu Mehmet Bey oğlu Karaman ey adındaki kişi de, H:876-M:1471 tarihinde vefat etmiş olup bu camiin bahçesinde gömülmüştür.[3]

Camii, 2000’lı yıllarda restorasyon sonrası tekrar ibadete açılmıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı, Edirne Müftülüğü, Edirne Çevre ve Şehircilik Müdürlüğünün de aralarında bulunduğu kurumlardan aldığı ödüller nedeniyle “Çevreci Cami” olarak anılmakta olup kente gelen turistler tarafından ilgiyle gezilmektedir. [4]


Foto: Enver Şengül

Ender Bilar- www.enderbilar.com

Kaynakçalar:
[1] Ertuğrul, Özkan (1993) Darülhadis külliyesi, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, Cilt:8, s.;535.
[2] Osman, Rifat (1999)  Edirne Evkaf-ı İslamiyye Tarihi Cilt:1 – Camiler ve Mescidler.- Osmanlıcadan sadeleştiren: Ülkü (Ayan) Özsoy.- Ankara: T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü Yayınları, s.;82.
[3] Badi, Ahmet (2000) Riyaz-ı Belde-i Edirne, çev:Dr.Ratip Kazancıgil.-İstanbul: Edirne Valiliği Yayınları No:13, s.;48
[4]Zobar, Gökhan (2021) Hayatının merkezindeki' camide imamlık yapmanın mutluluğunu yaşıyor. 04.10.2021. https://www.aa.com.tr/tr/yasam/hayatinin-merkezindeki-camide-imamlik-yapmanin-mutlulugunu-yasiyor/2382270 (Erişim Tarihi: 12.03.2023)