Gazi Mihal Bey Hamamı
H:825-M:1422
yılında Gazi Mihal Bey tarafından yaptırılan Gazi Mihal Bey Hamamı, Edirne
Kapıkule yolu üzerinde Tunca nehri kenarında yer almakta olup köprüsü ve
camisiyle külliye içindedir.
Yapılan
araştırmalarda Hamamın Gazi Mihal Bey’in vakfiyesinde geçmediği tespit
edilmiştir. Ancak yapılan araştırmalarda Sarunca Paşa vakıflarının kayıtlı
olduğu 976 tarihli defterde, Sarunca Paşa Vakıfları bölümünde “Mihal Bey Köprüsü
başında Şah Melek Medresesi karşısında nalbant ve berber dükkanları, Mihal Bey
hamamı karşısında dört dükkan ve köprü Kapusu önünde, Ağaç pazarında kale
içinde dükkan ve odalar vakfetmiştir.” şeklinde yazıldığı belirtilmektedir. (Erken,1985,
s.;406)
Apdurrahman
Hibrî yayınlamış olduğu “Enisü-l Müsâmirin” adlı eserinde Mihal Bey Hamamı başlığı
altında “Tunca nehri kenarında çifte hamamdır. Yıldırım Bayezid Camii yakınında
olan tek hamamdır ki, çok küçüktür.” diye bahsetmektedir.
Ahmet
Bâdi de yayınladığı “Riyaz-ı Belde-i Edirne” adlı eserinde hamamın yerini tarif
ederken, “Timur Biga Mahallesinde hamam ardı sokağında otuz sekizinci
numaradadır. Enisü’l Müsamirin de belirtildiğine göre 1637 tarihinde çalışır
olduğunu, günümüzde harap ve terkedilmiş durumda” olduğunu yazmaktadır. (Bâdi,
2000, s.;145)
Evliya Çelebi’de Edirne’de yaptığı gezisinde aldığı notlarda, Gazi Mihal
Bey Hamamından bahsederken, “Gayet büyük hamam olmakla birlikte birkaç
halvetinde debbağlar, mavi, kırmızı, sarı, gül rengi turuncu sahtiyan
boyarlar.” (Çelebi, 1999, s.;254) diye yazarak, XVI. yüzyılda hamamın belki bir
kısmının fonksiyon değiştirmiş olduğunu ve debbağ hane olduğunu anlatmaktadır.
Çifte
hamam olan Gazi Mihal Bey Hamamı, 23x22,50 m. Ebadında kareye yakın dikdörtgen
bir alanı kaplamaktadır. Kesme taş ve tuğla
malzemeden meydana gelen duvarları orijinal hallerini korumaktadır. İki, üç
sıralı tuğla hatıllar arasında birer sıralı muntazam kesme taşların araları
dikey olarak konmuş olan tuğlalarla kasetlenmiştir. Doğu cephesi ortasında
kadınlar kısmının sivri kemerli niş içindeki giriş kapısı yer almaktadır. Ancak
bugün hamamın erkekler bölümü soyunmalığı ortadan kalkmıştır. Düz tuğla silmelerle sonlanan beden duvarları üzerinde
üst örtüyü oluşturan tuğla kubbelerin kasnakları da kasetli kesme taşlarla
kaplanmıştır. Kadınlar kısmına göre erkekler kısmı 3/4 oranda büyük tutulmuş ve
her iki kısmın mekan ayrımı birbiri içinde birbirini tamamlayan hücreler
halinde ayrılmıştır.
Hamam,
1829 tarihinde Rusların Edirne’yi işgal etmelerinden itibaren tamamen
kapatılarak kendi haline terk edilmiştir. Ahmet Bâdi Efendi kitabında eserin
terkedilmiş halde olduğunu belirtmektedir. Demek ki, yaklaşık 100 yılı aşkın
geçen zaman içinde bina hiçbir onarım ve restorasyon görmemiştir. Bina resmen
kaderine terkedilmiştir.
Edirne’nin girişinde çirkin bir görüntü yaratan bu kültür mirasının, insanlığın yaşamına kazandırılarak geleceğe taşımak en büyük görev ve sorumluluğumuz olması gerekmektedir.
Bu tarihi binanın yapılan düzenlemeler neticesinde Edirne şehir merkezini Kapıkule yolu üzerinden Avrupa’ya bağlayan yolun ortasında kalması da ayrı bir cehalet konusudur.
Edirne Valisi olarak Sayın Yunus Sezen’in göreve başlamasıyla birlikte kentimizdeki terk edilen kültür miraslarının tekrar ayağa kaldırılması için çalışmalar başlatılmıştır.
Bu çalışmalardan birisi de Gazimihal Hamamı’nın kentin kültür yaşamına kazandırılmasıdır. Sayın Valimizinde takibiyle restorasyon çalışmaları hızlı bir şekilde sürdürülmektedir.
Hamamın “Edirne’de Hamam Kültürü”nü
anlatan bir müze olarak düzenlenmesi de düşünülmelidir.
Eğer hamam müzesi olmuyorsa bu tarihi mekan “Edirne Kültür ve Turizm Tanıtım Merkezi” olarak kullanılamaz mı? Yapının içinde kentin tanıtımına yönelik basılı ve görsel materyaller eşliğinde görevli personeller tarafından kentimize gelenlere yardımcı olmaları sağlanabilir.
Ama tabiki esas olan Edirne’de Hamam Kültürünün yaşatılmasıdır.
Dileğim restorasyon sonunda yapının kentimizin kültür ve sosyal yaşamına kazandırılmasıdır.
Gazi Mihal Bey Hamamı Edirne Kültür ve Tabiat Koruma Kurulunun 04.07.2003 tarih ve 7697 nolu kararıyla tescil altına alınmıştır.
KAYNAKLAR
Bâdi,
Ahmet (2000) Rizyâz-ı Belde-i Edirne, çev. Ratip Kazancıgil.-Edirne: Edirne
Valiliği Yayınları, s.357
Çelebi,
Evliya (1999) Evliye Çelebi Seyahatnamesi III. Kitap, haz: Seyit Ali KAHRAMAN -
Yücel DAĞL.- İstanbul: Yapı Kredi Bankası Yayınları, s.361
Erken, Sabih (1985) Edirne Hamamları.-Vakıflar Dergisi, Sayı: 10, s.403-419
Hibrî, Abdurrahman (1996) Enisü’lMüsâmirin, çev.Ratip Kazancıgil, Edirne: Türk Kütüphaneciler Derneği Edirne Şubesi Yayınları, s.184